Dervişoğlu, Türkiye – Avusturya karşılaşmasındaki gol sevinci sırasında Bozkurt işareti yapan milli futbolcu Merih Demiral'ın ceza alması olayı hakkında “Bozkurt bir ruhtur! Benimsersiniz ya da benimsemezsiniz, seversiniz ya da sevmezsiniz. Biz bununla ilgilenmiyoruz. Biz Türk’e yaraşmakla, Türk’e yaraşanlarla ilgileniyoruz. Görevini en iyi yapmakla, alın teri akıtmakla, toprağına layık olmakla ilgileniyoruz. Türklüğe adalet yeminiyle, milletine sadakat yeminiyle, Cumhuriyetine hürriyet yeminiyle, Atasına ise vefa yeminiyle bağlıyız! Meydanı mankurtlara bırakmamak, Bozkurtları diriltmek için buradayız!” ifadesini kullandı.
9. Yargı Paketi’nde yer alan; vergi, resim, harç ve benzerleri alacakların “yeniden değerleme” oranı ile ilgili düzenlemeye dikkat çeken Dervişoğlu, “Mevcut yasal düzenleme diyor ki; ‘ortaya çıkan rakamın on lirayı aşmayan kısımları dikkate alınmaz.’ Yeni düzenlemeyle ne yapıyorlar? ‘Bin lirayı aşmayan kısmı dikkate alınmaz’ diye maddeyi değiştiriyorlar. Peki bu ne demek? Geçmişin 10 lirasının piyasadaki değeri, bugünün bin lirasına tekabül ediyor demek. Yani yirmi yılda yüz kat artış, yüz kat fakirleşmek demek.” şeklinde konuştu. “Saray beyleri! Bu paket sizin ekonomik çöküşünüzü de gözler önüne seriyor, yalanlarınızı kanun maddesi haline getiriyor!” diyen Dervişoğlu, pakete yönelik diğer eleştirilerini de sıraladı.
Açıklanan enflasyon oranları ile SSK ve BAĞKUR emeklisi vatandaşların yüzde 24,73, memur emeklisi vatandaşların ise yüzde 19,73 oranında zam alacağını hatırlatan Dervişoğlu, “Bu ülkede enflasyon TÜİK rakamlarına göre bile yüzde 75. İnsan utanır biraz! Açıklanan bu oranlar, enflasyon oranının tarihi rekorlar kırdığı şu ortamda vatandaşlarımız ile resmen dalga geçmektir.” değerlendirmesini yaptı.
Yeni hazırlanan ve meclis gündemine getirilen öğretmenlik meslek kanunu teklifi için “Yıllardır zıvanasından çıkardıkları öğretmenlik mesleğine son darbe planı” yorumunda bulunan Dervişoğlu, “Bu taslak meslek kanunu değil, 'Öğretmenlere Mobbing Kanunudur'. Meslek kanunu adı altında ceza dayatmasıdır. Öğretmen atamalarının tamamen saray ve tarikat kontrolü altına alınmasıdır. Eğitim fakültelerinin kapatılması, paralel eğitim fakülteleri kurulması çabasıdır.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Esad’a her an davet gönderebiliriz" dediğini hatırlatan Dervişoğlu, “Biz bu daveti, Türkiye’nin ulusal çıkarlarına son derece uygun, fakat oldukça geç kalınmış bir adım olarak görüyoruz. Maalesef bu geç kalınmışlık, bir tedavi geç kalınmışlığı değildir. Ortada artık ağır bir hasta değil, adeta bir ceset vardır. Merakımız, 13 yıllık bu gecikmenin meydana getirdiği ağır tahribatın nasıl giderileceği, bu cenazenin nasıl kaldırılacağıdır.” ifadesini kullandı.
Hibya Haber Ajansı