A1 Capital'in dünya piyasalarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu. Toplantının çok önemli olduğunu belirten Putin, “Ticari ve ekonomik işbirliğimiz gelişmeye devam ediyor. Geçen sene ticaret hacmimiz 55 milyar dolardı. Bu yılın ilk 8 ayında yüzde 6,2 artış gösterdi. Türk iş dünyası da burada makine ve otomotiv sanayisine önemli yatırımlar yaptı. Geçen sene boru hatları üzerinde 20,5 milyar metreküp doğal gaz sevk edildi. Doğal gaz merkezi üzerinde çalışmalar devam ediyor” dedi. Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki çalışmalarında sürdüğünü ifade eden Putin, “İnanıyoruz ki önümüzdeki yılda ilk ünitede enerji üretimi başlayacak. Turizm alanında da önemli bir işbirliğimiz var. Geçen sene Türkiye'ye 6,3 milyon Rus turist gitti. Yüzde 27 civarında bir artış söz konusu. Bu yılın ilk 8 ayında 4,5 milyon turist gitti. Rakamlar bakımında Rusya ilk sırada yer alıyor. Afet bakanlıkları düzeyinde önemli işbirlikleri var. Uluslararası konularda da yakın işbirliği söz konusu. Yarın BRICS'e (toplantısına) katılacaksınız. Orta Doğu'daki pozisyonlarımıza bakıyoruz. Türkiye ve Rusya çok yakın. Kafkasya, Suriye ve Ukrayna konularında bilgilendirmeler yapacağım” dedi.
"Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmeleri düzenlendi ve görüşmelerin sonunda teklif kabul edilerek yasalaştı. Kanuna göre, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki kredi veren ile tüketiciler arasındaki sözleşmelerin şekil şartı, bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve tüketici kimliğinin doğrulanmasını içeren yöntemler yoluyla kurulabilmesine de imkan sağlayarak yeniden düzenleniyor. Buna göre, tüketici kredisi sözleşmesi yazılı veya mesafeli olarak kurulmadıkça geçerli olmayacak.
"İlaç fiyatlandırmasındaki euro kuru yüzde 23,5 artırıldı. Alınan karara göre beşeri tıbbi ürünlerin fıyatlandırılmasında kullanılacak Türk Lirası cinsinden 1 euro değeri 2024 yılı Ekim ayında yüzde 23,5 arttırılarak, yeni dönemsel euro değeri 21,6721 TL olarak belirlendi.
"Fed’in Bej Kitap raporu yayımlandı. Fed’in Bej Kitap raporunda imalat aktivitesinde düşüş olduğu, istihdamın ise arttığı belirtildi. Fed’in Amerikan ekonomisindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı "Bej Kitap" raporunda Eylül’den Ekim başına kadar ekonomik aktivitenin fazla değişmediği, 2 bölgenin ılımlı büyüme gösterdiği belirtildi. 12 bölgesel bankadan alınan rapora göre, çoğu bölge imalat aktivitesinin düştüğünü bildirdi. Firmaların işe alımlarında artış olduğu vurgulandı. Ekonomideki trendlere ilişkin olarak “Fiyat artışlarında ılımlılaşma devam etti. Ancak bazı gıda ürünleri daha sert biçimde arttı. Ücret artışları ılımlı kalmayı sürdürdü. Konut fiyatları ise birçok bölgede yükseldi. Konut kredi faizlerinin patikasına yönelik belirsizlik bazı alıcıların beklemesine neden oldu. İstihdam ise bu dönemde arttı.” ifadeleri yer aldı. ABD'de liman işçilerinin kısa süren grevinin yalnızca küçük geçici kesintilere neden olduğu, kasırga hasarlarının da mahsulleri etkilediği ve etkilenen bölgede iş faaliyetleri ile turizmde duraklamalara neden olduğu kaydedildi. Fed işgücü piyasasına yönelik endişelerle geçen ay faiz indirimlerine başlamıştı. Banka 50 baz puanlık indirimle faizi yüzde 4,75-5 aralığına çekmişti.
"ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, G7'nin bu yılsonuna kadar Ukrayna'ya 50 milyar dolarlık kredi sağlamayı taahhüt ettiğini ve ABD'nin 20 milyar dolarlık katkı sunacağını bildirdi. Yellen, Ukrayna Maliye Bakanı Sergii Marchenko ile katıldıkları imza töreninde, ABD'nin Ukrayna'yı desteklemek için elinden geleni yapacağını vurguladı. G7'nin bu yıl sonuna kadar Ukrayna'ya 50 milyar dolarlık kredi sağlamayı taahhüt ettiğini belirten Yellen, ABD'nin de ülkeye 20 milyar dolar kredi sağlayacağını ve bunun Rusya'nın dondurulan varlıklarından elde edilen gelirle geri ödeneceğini söyledi. Böylece savaşın maliyetini ABD ve Avrupa'daki vergi mükellefleri yerine Rusya'nın üstlenmek zorunda kalacağına dikkati çeken Yellen, "Geri ödemenin kaynağının ABD veya Ukrayna vergi dolarları değil, Rusya'nın dondurulan varlıklarından elde edilen gelirler olacağına olan bağlılığımızı göstermek için Bakan Marchenko ve ben bugün ortak bir bildiriyi imzalamak üzere buradayız." diye konuştu.
"IMF Birinci Başkan Yardımcısı Gita Gopinath, ABD ile Çin arasındaki ticaret ve gümrük tarifeleri geriliminin tırmanmasının dünya çapında "maliyetli" ekonomik sonuçları olacağını söyledi. Gopinath, "Dünya çapında jeopolitik olarak yönlendirilen ticaret görüyoruz, bu nedenle genel ticaretin GSYH'ye oranına baktığınızda bu durum iyi gidiyor, ancak kimin kiminle ticaret yaptığı kesinlikle değişiyor" dedi. ABD ve Çin birbirleriyle daha az ticaret yapıyor ve ticaretlerinin bir kısmı başka ülkeler üzerinden yeniden yönlendiriliyor, diye ekledi. Gopinath, CNBC'ye verdiği demeçte, IMF'nin modellemesine göre gümrük vergilerinin artırılması halinde bunun "herkes için maliyetli" olacağını söyledi. "Üretim, dünyadaki tüm ülkeler için öngördüğümüzden çok daha düşük olacak, enflasyon üzerinde baskı olacak, bu yüzden gitmemiz gereken yön bu değil" diye konuştu.
"ABD'li teknoloji devi Microsoft, ABD'de seçimlere 2 hafta kala Rusya, İran ve Çin'in ülkedeki demokratik süreçleri zayıflatmaya yönelik etki çabalarını artırdığını bildirdi. Microsoft Tehdit Analiz Merkezi Genel Müdürü Clint Watts tarafından yapılan açıklamada, şirketin son 2 raporundan bu yana ABD hükümetinin seçimlerle ilgili olarak yabancı düşmanların siber ve etki faaliyetlerini ortaya çıkaran birçok adım attığı aktarıldı. Açıklamada, başkanlık seçimlerine 2 hafta kala Microsoft Tehdit Analiz Merkezinin Rusya, İran ve Çin'in ABD'nin demokratik süreçlerini zayıflatmaya yönelik sürekli etki çabalarında bulunduğunu gözlemlediği kaydedildi.
"ECB Yönetim Konseyi üyesi ve İtalya MB Başkanı Fabio Panetta, Avrupa Merkez Bankası'nın ekonomiyi canlandırmak için faiz oranlarını yeterince düşük bir seviyeye indirmesi gerekebileceğini söyledi. Faiz oranının nötr orandan hala "çok uzakta" olduğunu ve enflasyonun yüzde 2'lik hedefin altına düşme tehdidi oluşturması halinde politika yapıcıların daha da ileri gitmek zorunda kalabileceğini vurguladı. IMF'in Washington'daki yıllık toplantılarında konuşan Panetta, "Ekonominin zayıflığı göz önüne alındığında nötr oranda durmak zorunda olduğumuzu düşünmüyorum" dedi.
"ECB Yönetim Konseyi üyesi ve Avusturya Merkez Bankası Başkanı Robert Holzmann, yukarı yönlü enflasyon riskleri devam etse de Avrupa Merkez Bankası'nın bu yıl faiz oranlarını büyük olasılıkla 25 baz puan daha düşüreceğini söyledi. Holzmann, Washington'da verdiği bir mülakatta, aynı zamanda ne daha büyük bir adımın ne de bir duraklamanın göz ardı edilemeyeceğini söyledi. Holzmann, "Aralık ayında çeyrek puanlık bir adımın olası olduğunu söyleyebilirim. Yarım puanlık daha büyük bir kesinti imkansız olmasa da olası değil. Ancak Ekim ayındaki önleyici indirimin Aralık ayında ara vermek için yeterli olabileceği sonucuna da varabiliriz." dedi. Portekizli MB Başkanı Mario Centeno tarafından 50 baz puanlık bir hamle dile getirilirken, çoğu politika yapıcı, faizlerin daha da düşmesi gerektiğini kabul ederek ayrıntılara girmedi.
"Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, faiz indirimi kararlarında ihtiyatlı olmaları gerektiğini ifade etti. Lagarde, Atlantic Council'de düzenlenen etkinlikte Avrupa'nın ekonomik görünümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Faiz oranlarında kademeli olarak indirime gittiklerini anlatan Lagarde, verilere bağlı olduklarını ve bu verileri, enflasyon görünümü, enflasyonun altında yatan nedenler ve para politikasının aktarımı olmak üzere üç temel kriterde analiz ettiklerini söyledi. Lagarde, ekim ayındaki son faiz indiriminde, ellerindeki verilere dayanarak enflasyondaki düşüşün devam ettiğinden ve uygulamakta oldukları kısıtlayıcı para politikasını gevşetmeye devam edebileceklerinden emin olduklarını aktardı.
"İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey, İngiltere'nin hala daha düşük enflasyona güvenemeyeceğini söyledi. Bailey Washington'da yaptığı açıklamada, enerji ve gıda fiyatlarındaki dalgalanmaların ve küresel salgının ardından ülkenin işgücü piyasasındaki olası bir yapısal değişimin enflasyonu daha uzun süre yüksek tutabileceğini ve faiz belirleyicilerinin kararlarını etkileyebileceğini söyledi. Enflasyonun önümüzdeki çeyreklerde izleyeceği yolla ilgili soru işaretlerinin devam ettiğini belirten ve enerji, gıda ve genel olarak mal fiyatlarındaki dalgalanmalara işaret eden Bailey, “Bu dezenflasyon hikayesi bizi sürekli bir düşük enflasyona götürecek mi?” diye sordu. Bailey, Covid-19 salgınının Birleşik Krallık işgücü piyasasında kalıcı yapısal değişikliklere yol açmış olabileceğini de sözlerine ekledi.
"Japonya Merkez Bankası Başkanı Kazuo Ueda Çarşamba günü yaptığı açıklamada, yüzde 2'lik enflasyon hedefine sürdürülebilir bir şekilde ulaşmanın "hala zaman aldığını" söyleyerek, merkez bankasının ülkenin hala sıfıra yakın olan faiz oranlarını artırma konusunda dikkatli davranacağının sinyalini verdi. Ueda, ekonomiyi ne dizginleyecek ne de canlandıracak bir faiz oranı seviyesine ilişkin belirsizliğin, borçlanma maliyetlerinde gelecekteki artışların ne kadar büyük olacağına karar vermeyi zorlaştırdığını söyledi. Ancak Ueda, "nötr oran" olarak bilinen oran için geniş bir tahmin aralığı olduğunu ve bunun oranların ne kadar yükseleceğini tahmin etmeyi zorlaştırdığını söyledi. Ueda, "Bundan sonra faiz artışlarının uygun boyutunu belirlemek çok zor" dedi. Ancak faiz oranlarını artırmada çok yavaş hareket etmenin maliyeti konusunda da uyarıda bulunan Ueda, bunun spekülatörlere ithalat maliyetlerini artıran istenmeyen bir yen düşüşünü tetiklemek için bir bahane verebileceğini söyledi.
"Özel sektör anketi, Japonya'nın fabrika faaliyetinin zayıf talep ve zayıf siparişler nedeniyle Ekim ayında üst üste dördüncü ay daraldığını gösterdi. Japonya imalat satın alma yöneticileri endeksi (PMI), Eylül ayındaki 49,7'den Ekim ayında 49,0'a geriledi. Endeks, dördüncü ay üst üste büyümeyi daralmadan ayırarak 50,0 eşiğinin altında kaldı. Anketi derleyen S&P Global Market Intelligence ekonomisti Usamah Bhatti, "Üretim ve hizmetler genelinde yeni siparişler azaldı. Zayıf talep koşulları sadece iç ekonomiyle sınırlı değildi, yurtdışından gelen yeni siparişler Şubat 2023'ten bu yana en hızlı şekilde düştü." dedi. Üretim sektörü için yeni siparişler alt endeksi, geçen yılın Haziran ayından bu yana 50,0 eşiğinin altında kalarak Ekim ayında daha da daraldı. Japonya'nın ihracatı, Çin'deki zayıf talep ve ABD'deki yavaşlayan büyüme nedeniyle Eylül ayında 10 ayın ardından ilk kez düştü. Au Jibun Bank'ın anlık hizmet PMI'si Ekim ayında 49,3'e geriledi, bu dört ayın ilk daralması ve Şubat 2022'den bu yana en düşük seviye. Eylül’de bu rakam 53,1'di.
"Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato, yendeki son zayıflamayı daha dikkatli izleyeceklerini belirterek, hareketlerin hızlı ve tek taraflı göründüğünü söyledi. Kato, G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısı sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, "Hükümet, spekülatif hareketler de dahil olmak üzere döviz piyasasındaki gelişmeleri dikkatle izleyecek ve aciliyet duygusunu daha da arttıracak" dedi. Japonya Maliye Bakanı, "Döviz kurlarının ekonomik temelleri yansıtacak şekilde istikrarlı bir şekilde hareket etmesi önemli" dedi ve kur seviyeleri ya da müdahaleye ilişkin ayrıntılar hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
"Avustralya'nın öncü satın alma yöneticileri endeksi (PMI), enflasyon göstergelerinin düşmeye devam etmesiyle yılın son üç ayında ekonomik faaliyetin iyileştiğine işaret etti. Judo Bank öncü bileşik PMI endeksi, özel sektör çıktısının üst üste ikinci ayda düştüğü Eylül ayındaki 49,6'dan Ekim ayında 49,8'e yükseldi. Veriler, daha hızlı hizmet yeni iş girişlerinin genel olarak daha hızlı yeni sipariş büyümesine yol açtığını ve iş yaratmanın hızlanmasını sağladığını gösterdi. Judo Bank ekonomisti Matthew De Pasquale, "Avustralya'nın ekonomik çıktısının yüzde 80'inden fazlasını oluşturan hizmet sektörü çok daha iyi performans gösteriyor." dedi. Rapor, bir süredir yükselen ipotek faiz oranlarının etkisiyle resesyonla mücadele eden ekonominin yeniden güçlendiğine dair son işaretlere katkıda bulundu.
"Güney Kore ekonomisi, özel tüketimin iyileşme belirtileri arasında güçlü tesis yatırımlarının öncülüğünde üçüncü çeyrekte büyümeye geri döndü. Asya'nın dördüncü büyük ekonomisindeki toparlanma, ihracat büyümesinin ivme kaybetmesiyle analistler tarafından beklenenden daha zayıf kaldı. Güney Kore Merkez Bankası'nın yayınladığı öncü verilere göre, gayri safi yurt içi hasıla (GSYH), ikinci çeyrekteki yüzde 0,2'lik daralmanın ardından Temmuz-Eylül döneminde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,1 büyüdü. Ekonomi geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 1,5 daha yukarı geldi ve bir önceki çeyrek dönem görülen yüzde 2,3 büyümenin altında kaldı. Analistlerin beklentisi aylık yüzde 0,5, yıllık yüzde 2,0 büyüme olacağı yönündeydi.
"AB Konseyi, Rusya'nın dondurulan varlıkları ile Ukrayna'ya mali destek sağlanmasını içeren paketin üye ülkeler tarafından onaylandığını açıkladı. Açıklamada, Ukrayna'ya 35 milyar euroya kadar istisnai makro finansal yardım kredisi sağlanacağı, kredinin geri ödemesinde ise Rusya'nın dondurulmuş varlıklarının gelecekteki getirilerinin kullanılacağı belirtildi. Paket ile Ukrayna'nın acil finansman ihtiyacına destek olunmasının amaçlandığına işaret edilen açıklamada, AB'nin Ukrayna'ya vereceği kredinin finansmanı için gereken borçlanmanın ise Birlik bütçesi garantisinde olacağı kaydedildi.
"Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, yabancı askeri birliklerin Ukrayna'ya gönderilmesinin, nükleer güçlerin doğrudan çatışmasına yol açacağını belirterek, "Bu felaketle sonuçlanacak." dedi. Zaharova, başkent Moskova'da düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konuları değerlendirdi.
"Kazan'daki BRICS zirvesinin son gününde Dış Erişim/BRICS Artı toplantısı yapılacak ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir basın toplantısı düzenleyerek üç günlük zirvenin sonuçlarını özetleyip gazetecilerin sorularını yanıtlayacak. TASS ajansının haberine göre Dış Erişim/BRICS Artı toplantısı, 10 BRICS üyesi dışındaki ülkelerin de katıldığı bir format oluşturuyor. Kazan'daki toplantıya yaklaşık 40 ülkeden temsilciler katılacak.
"Dünya Bankası, tarımsal finans ve tarımsal işletme taahhütlerini 2030 yılına kadar yılda 9 milyar dolara çıkaracağını duyurdu. Bankadan yapılan açıklamada, sektör için kapsamlı bir ekosistem yaratma hedefiyle tarımsal ticarete yaklaşımda stratejik bir dönüşüme gidildiği aktarıldı. Açıklamada, bu kapsamda tarımsal finans ve tarımsal işletme taahhütlerinin 2030'a kadar ikiye katlanarak yıllık 9 milyar dolara çıkarılacağı kaydedildi. Yeni yaklaşımla gelecek yıllarda yüzde 60 artması beklenen gıda talebinin değerlendirilerek gelişmekte olan pazarlardaki kritik iş ihtiyacına yanıt verilmesinin hedeflendiği belirtilen açıklamada, tarımsal üretkenlikteki ve gelirlerdeki artışın istihdama, gelirleri artırmaya ve gıda ile beslenme kalitesini iyileştirmeye yardımcı olacağı ifade edildi.
"Uluslararası düzenleyici kurum Basel Bankacılık Denetim Komitesi (BCBS) Başkanı Erik Thedeen risk yönetimi standartlarını yükseltme çabalarını savundu ve düzenleyicileri Basel sermaye kurallarının nihai setini hızla tamamlamaya çağırdı. Thedeen, daha sert standartların küresel finans sistemini güçlendireceğini ve hükümetlerin bu faydaları mümkün olan en kısa sürede "kilitlemesi" gerektiğini söyledi. Bankaların daha zayıf kurallardan elde edebilecekleri rahatlamanın, kredi verenler ve ekonomi için uzun vadeli maliyetler taşıyabileceğini söyleyen Thedeen, bankaların kuralların kredilere zarar vereceği yönündeki protestolarını da küçümsedi. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) konferansında yaptığı konuşmada, "Ekonomi politikası oluşturmanın diğer alanlarında olduğu gibi, algılanan kısa vadeli kazançlar genellikle uzun vadeli acılarla dengelenmekten daha fazlasıdır. Sermayenin birkaç baz puanını kesmek yeni bir kredi dalgasının kilidini açmayacak, ancak direncinizi zayıflatacaktır" dedi."
Hibya Haber Ajansı