Bakan Tunç’un konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Duruşma başlar ve karar verilinceye kadar devam eder. Ama zorunlu sebeplerle, adli tıp raporunun, bilirkişi raporunun beklenmesi gibi sebeplerle ileriye atıldığını görüyoruz. O zaman bu süreçleri kısaltmamız lazım.
Mahkemelerin, bilirkişi raporlarının süresinde verilmesi ve delillerin süresinde hızlı bir şekilde soruşturma aşamasında ve kovuşturmada da hızlı bir şekilde değerlendirilip karara ulaşılması gerekiyor. O nedenle duruşma aralıklarının da uzun olmaması lazım.
O nedenle bizim Yargı Reformu Strateji Belgemizin başlığı şu olacak: Hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir. Bu hem ceza adaleti sistemi bakımından suçun önlenmesi ve suçlunun cezalandırılması ve hak ettiği yaptırımın ona verilmesi ama bir daha da suç işlemeyecek noktaya getirilmesidir.
Bu anlamdaki hazırlıklarımızı önümüzdeki süreçte Sayın Cumhurbaşkanımız bütün istişarelerden sonra kamuoyuyla paylaşacak. Hep beraber görmüş olacağız.
Cezaevlerinin doluluk oranlarıyla ilgili o cezaevi dolu diye bir suçlunun cezaevine alınmaması gibi durum söz konusu olamaz. Onun tedbirlerini devlet alır. Bu noktada zaten gerekli tedbirleri de alıyoruz. Bu konuda cezaevlerinin doluluk oranı bizim mazeretimiz olmaz. Bu konuda zaten gerekli yatırım programlarındaki çalışmaları da hızlı bir şekilde sonuçlandırıyoruz.
Ceza İnfaz Kanunumuzun 108’inci maddesinde tıbbi tedaviye karar verme yetkisi var. Bu anlamda mevzuatımız buna uygun. Tabii orada uygulamayı geliştirecek şekilde belki mevzuatta yeni bir düzenleme yapılabilir.”
Hibya Haber Ajansı