Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyimizin İkinci toplantısı vesilsiyle dost ve kardeş ülke Arnavutlukta bulunmanın bahtiyarlığını yaşıyorum.
Bildiğiniz üzere geçtiğimiz sene Arnavutluk'ta diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 100. yıldönümünü idrak ettik. Tarihi bağlar ve kültürel yakınlıktan güç aldığımız Arnavutluk'la dostane ilişkilerimiz esasen bir asrın çok daha ötesine uzanıyor.
Bu tarihi, beşeri ve kültürel temel üzerine 2021 yılında inşa ettiğimiz stratejik ortaklığımızı bugünkü istişarelerimizle daha da derinleştirdik.
Geçtiğimiz şubat ayında Ankara'da düzenlediğimiz ilk konsey toplantımızda belirlediğimiz işbirliği alanları üzerinde ayrıntılı görüş alışverişinde bulunduk.
Ayrıca imzaladığımız ortak bildiriyle konseyimizin çeşitli alanlarda geliştirilmesi ve derinleştirilmesi yönündeki kararlılığımızı vurguladık.
Tarım, yükseköğretim ile halkla ilişkiler ve iletişim alanlarında az önce imzaladığımız üç anlaşmayla işbirliğimizi ilerletme irademizi teyit etmiş olduk.
Ticaret ve yatırım alanlarındaki girişimlerimizi, halklarımızın refahını artıracak adımlar olarak görüyoruz. Bu çerçevede, ticaret hacmimizi ilk aşamada 2 milyar dolar düzeyine çıkarmak için müşterek çabalarımızı sürdürüyoruz.
Görüşmelerimizde karşılıklı yatırımlarımızı, günümüz koşullarında avantaj sağlayacak yenilikçi sektörleri içerecek şekilde çeşitlendirme konusunda mutabık kaldık. Sağlık alanındaki güçlü işbirliğimizi de 2021 yılında rekor sürede inşa ettiğimiz Fier Dostluk Hastanesi'nin ortak işletilmesiyle sürdüreceğiz.
Stratejik ortağımız ve NATO müttefikimiz Arnavutluk'un silahlı kuvvetlerinin askeri teçhizat ve eğitim alanlarındaki ihtiyaçlarının karşılanması noktasında da gereken desteği vereceğiz.
Değerli dostum Başbakan Sayın Rama'yla FETÖ başta olmak üzere terör örgütleri ile ortak mücadele konusunu da ele aldık. İnşallah bugün aldığımız kararlar suretiyle terör örgütleri ile mücadelemize etkin şekilde devam edeceğiz.
Sayın Başbakan'la küresel ve bölgesel meseleler hakkında da fikir teatisinde bulunduk. Arnavutluk'un gerek bölgemizde gerek uluslararası alanda barış ve istikrarın tesisine yönelik çabalarını takdirle takip ediyoruz.
Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarındaki ve Lübnan'daki İsrail mezalimi, görüşmemizin öncelikli gündem maddeleri arasında yer aldı.
Netanyahu hükümetinin bölgesel kapsamının ötesinde artık küresel düzeni tehdit eder hale gelen saldırganlıkları hakkındaki görüşlerimizi paylaştık.
Gazze'de bir yıldır devam eden soykırım, tüm insanlığın ortak utancıdır. Bu nedenle acilen kalıcı ateşkesin sağlanması, insani yardımların ulaştırılması ve İsrail üzerinde gerekli baskının oluşturulması için uluslararası toplum olarak elimizden gelen gayreti göstermemiz gerekiyor. Bu konuda Arnavutluk'un da üzerine düşeni yerine getireceğine samimiyetle inanıyorum.
Yine bugün değerli dostum Sayın Edi Rama'yla birlikte Diyanet İşleri Başkanlığımızın ve Diyanet Vakfımızın desteğiyle Türk halkının Arnavutluk'taki Müslüman kardeşlerine hediyesi olan Namazgah Camii'nin açılışını gerçekleştireceğiz.
Bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Balkanların en büyük camisi olan bu güzide eser, İslam'ın yüce değerleri olan barış ve birlik duygusunun yeşereceği bir ibadethane olacaktır.
Bu düşüncelerle Başbakan Sayın Rama başta olmak üzere tüm Arnavut dostlarımıza samimi misafirperverlikleri için tekrar teşekkür ediyorum ve değişik alanlarda, askeri, siyasi, ekonomik, ticari, bütün bunların yanında turizme yönelik attığımız ve atacağımız adımlarla istişarelerimizin ve aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum."
Arnavutluk Başbakanı Edi Rama'nın konuşmasından bazı satır başları ise şöyle:
"Ne zaman biz bir araya gelirsek kendisi tekrar vurgular ki, Türkiye ve Arnavutluk arasında ekonomik olarak potansiyelimizi tam olarak ifade edemiyoruz.
Varmak istediğimiz 2 milyar avro hedefini tutturacağız. Türk vatandaşlarının Arnavutluk ziyaretinde yılın ilk 8 ayında yüzde 85 artış var. Bu sayı daha da artacak. En hızlı şekilde hedeflerimize ulaşmak istiyoruz.
Birçok mutabakata vardık ve işbirlikleri imzaladık. Dört gözle beklediğimiz bir anlaşma vardı ki o da İstanbul Teknik Üniversitesi'nin Tiran'da bir kampüs açmasıydı. Özellikle yüksek lisans bölümleri için.
Askeri alanda büyük bir işbirliğine vardık. Türkiye'nin bu alanda ciddi bir üretimi var. Ukrayna'daki Rus saldırganlığının karşısındayız. Herkes de bu saldırganlığın karşısında olmalı."
Hibya Haber Ajansı