CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Emek Örgütleri Buluşması'nda açıklama yaptı.
Özel'in açıklamasında öne çıkanlar şu şekilde:
"Savcının bir görevi de toplumu doğru bilgilendirmektir. Her vahim olayda çıldırırsın açıklama yapmazlar, 60 gün susarlar. Sabahleyin bir açıklama metni düşüyor PKK diyor, Abdullah Öcalan diyor, 10 yıldır takibimizde diyor, terörist olabilir diyor. Avukatıyla görüşememiş adam hakkında dezenformasyon bülteni gibi yayınlamış. Bunu yapan savcı, niye savcı bunu yapıyor? Başsavcı izin olmadan yapamaz peki başsavcı kim? Akın Gürlek. Düne kadar bakan yardımcısıydı. Seyyar giyotin diyordum ben ona zaten, kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek orada.
Evet, kürtlerin yoğunlukta yaşadığı bir yer Esenyurt, onlar mı kimlerin yönetmesi gerektiğine karar verecek Akın Gürlek mi?
Sen 6-7 ay önce millete bir mahsuru yok seçebilirsin demişsin bugün yaptıkları basın bültenin de 10 yıldır takibimizdeydi diyor.
Akın Gürlek’in Ankara’da bakan yardımcısıyken kötü planlanmış satranç tahtasında halk iradesini tehdit eden bir piyon olduğundan hiç şüphem yok. Tehdit ettiği şey bu milletin birliği, beraberliği, demokrasi ve insanların seçme özgürlüğüdür. O piyonu oradan kaldırın.
Bu konuda süreci çok yakından ve dikkatli takip ediyoruz. Kurulan kirli oyunun ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz.
Erdoğan, 14 gün sonra ve esas 7 gün gecikmeyle Bahçeli’nin açıklamalarını sahiplendi. Bahçeli’nin her sözüne imza atmıştır. Erdoğan’ın pozisyonu Bahçeli’yle aynı pozisyondur. Bana da teşekkür ediyor Kürt sorunu tutumumdan dolayı ama sen beni yanlış anlamışsın.
Ben Türkiye’de sorunum var diyorsa Kürtler, vardır noktasındayım o soruna oturup Meclis’in bakması lazım noktasındayım. Hiçbir siyasi parti dışlanmadan konuşulmalı, demokrasi ekseninde çözüm üretilmeli noktasındayım.
Ben Meclis’i adres olarak gösteriyorum, sen ve Bahçeli, Abdullah Öcalan’a adres diye Meclis’i gösteriyorsun. Benim tutumum şudur; silahlar bırakılacaksa, kan akmayacaksa, annelerin gözyaşları dinecekse her aktörün katkısı alınsın.
Olmadık önerilerle, meşelilerle gündemi karıştırıp da toplumsal tepki yaratıp da yine bir başarısızlık sürecinin örgütlenmesi doğru iş değildir. Bu teşekkür yanlış zeminde yapılan bir teşekkürdür. Bana teşekkür edecekseniz, biz bu işi Meclis’e alalım, her aktörün sözün kıymetini de değerlendirelim, bu işi çözelim demeniz gerekir.
Biz bu ülkeyi ve bu ülkenin bütün sorunlarını sahipleniyoruz. Bu ülkede bütün yurttaşların kendini eşit, haklarını tam kullanabilen, güvende hissettikleri ve artık herkesin belli bir varlık seviyesine kavuştuğu bir Türkiye’yi inşa etmeye ihtiyaç var.
Bunu yapmadığımız zaman her siyasetçinin boğazından geçen her lokma haramdır. Hiçbir siyasetçi ve partiyi ayırmadan söylüyorum.
Türkiye’de emeğin değerinin alındığı güne kadar hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz."
Hibya Haber Ajansı