Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklama şöyle:
''Şirketimiz Pasifik Eurasia Lojistik Dış Ticaret A.Ş'nin yüzde 100 hissesine sahip olduğu Pasifik Eurasia Demiryolu Tren İşletmeciliği A.Ş, 14.07.2023 tarihinde kurulmuş olup, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Ulaştırma Hizmetleri Düzenleme Genel Müdürlüğünden almış olduğu 07.09.2023- 07.09.2033 tarih ve DB2.8 numaralı yetki belgesiyle yük tren işletmeciliği yapmaya hak kazanmıştır. Böylelikle şirketimiz 6461 sayılı Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkında Kanun kapsamında Türkiye'de 3. özel sektör demiryolu tren işletmecisi (DTİ) olmuştur. Şirketimiz ayrıca Türkiye'de uluslararası taşımacılık alanında faaliyet gösteren ilk özel demiryolu tren işletmecisi unvanına sahip DTİ olmuştur.
2023 ulaştırma ve lojistik ana planı ve 12. kalkınma planı çerçevesinde, modlar arası ve çok modlu taşımacılığın geliştirilmesi, güvenli, bütüncül, çevre dostu ve düşük maliyetli bir ulaştırma sisteminin tesis edilmesi, ihracatın desteklenerek, ulaştırma ve lojistikte Türkiye'nin uluslararası bir üs olma vizyon ve hedefleri ortaya konulmuştur. Bu doğrultuda şirketimizce kiralanmış elektrikli lokomotif ve vagonlarla, kendi makinist ve görevlilerimizin koordinasyonunda ihracat malları yüklü ilk uluslararası yük trenimiz, İstanbul/Halkalı-Kapıkule- Bratislava/Slovakya terminali parkurunda 10 Ekim 2024 tarihinde İstanbul Halkalı Garı'ndan hareket etmiştir. Söz konusu tren ihraç eşya yüklü 18 tır dorsesi, 15 adet 45'lik konteyner yüklü 17 vagon olup, 1.245 ton, 540 metre uzunluğundadır. Demiryolu tren işletmeciliği kapsamında Avrupa yönünde kendi uhdemizdeki lokomotif ve vagonlarımızla İstanbul/ Halkalı kalkışlı hergün karşılıklı bir tren, 15 Ekim 2024 tarihinden itibaren ise karşılıklı iki tren çalıştırılacaktır. Bağlı ortaklığımız Pasifik Eurasia Demiryolu Tren İşletmeciliği A.Ş'nin uluslararası yük trenlerinin Bulgaristan, Sırbistan, Macaristan, Avusturya, Çekya, Slokvakya ve Almanya varışlı olarak ve tersi yönde taşımacılık yapması planlanmıştır.
Demiryolu odaklı lojistik çözümler ve taşımacılık hizmetleri sunan şirketimiz için DTİ olma stratejik hedefine ulaşmak ve bu alanda faaliyete başlamak adeta bir dönüm noktasını oluşturmaktadır. Bir kilometre taşı niteliğindeki DTİ adımımız demiryolu taşımacılığının geleceğine, sektörün serbestleştirilmesine yönelik çalışmaların doğruluğuna ve oluşturacağı toplumsal faydanın büyüklüğüne olan inancımızın bir yansımasıdır. Ulaştırma ve lojistik ana planından görüleceği ve bakanlığın diğer açıklamalarından da anlaşılacağı üzere demiryoluyla taşınan yurt içi yük miktarı mevcut haliyle yıllık 38 milyon ton düzeyinde, toplam taşınan yük miktarında yüzde 5 gibi bir paya sahip iken bunun 2029 yılında 146 milyon tona, 2035 yılında da 306 milyon tona ve yüzde 20'lik bir paya yükseltilmesi hedeflenmektedir. Bu kapsamda ürünleri ulusal demiryolu ağına ulaştıracak ara demiryolu bağlantı hatlarının mevcut 439 kilometreden 2028 yılına kadar 654 kilometreye çıkarılacağı ifade edilmektedir. Böylece lojistik merkezlerinin, fabrika, sanayi, OSB ve limanlara bağlantılarının sağlanarak karayolları üzerinden taşınan yükün demiryollarına kaydırılacağı, ayrıca çevreye duyarlı sürdürülebilir yeşil lojistik ve taşımacılığın teşvik edileceği anlaşılmaktadır.
Denizyolundan daha kısa süren, havayolundan daha ekonomik olan, karayoluna göre çok daha çevreci bir taşımacılık modu olan demiryolunun toplam yük trafiğindeki payı Avrupa'da yüzde 20'yi aşarken, Türkiye'nin ihracat taşımalarında bu payın yüzde 2'nin altında olduğu bilinmektedir. Söz konusu rakamlar demiryolu taşımacılığında alınabilecek mesafenin ne kadar uzun ve potansiyelin ne kadar büyük olduğunu ortaya koymaktadır. Özel sektör DTİ olarak demiryolu sektörüne yatırım yapmaya devam edeceğimizi, kendi lokomotif ve vagonlarımız ile hizmet kalitesini ve verimliliği artırarak, rekabetçi bir yaklaşımla sektörde önemli bir pay sahibi olmayı, bu alanlarda hızlı ve bereketli bir büyüme hedeflediğimizi vurgulamak isteriz.''
Hibya Haber Ajansı