BM Genel Sekreter sözcüsü António Guterres 'in geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Çin, Hindistan ve İran'ın da aralarında bulunduğu ülkelerin toplantı davetini kabul etmesi Batı'yı çileden çıkardı.
Zirvenin ana amaçlarından biri, dolar işlemlerinin sayısını azaltmanın yollarını hızlandırmak ve böylece ABD'nin siyasi iradesini dayatmak için yaptırım tehdidini kullanma yeteneğini azaltmak olacak.
BM Genel Sekreter António Guterres 'in geçen yıl olduğu gibi bu yıl da zirveye katılacağını doğruladı. Guterres'in bu kararı, uluslararası ceza mahkemesinin Mart 2023'te olarak Putin hakkında tutuklama emri çıkarmasından bu yana Ukrayna dışişleri bakanlığı da dahil olmak üzere batıdaki pek çok kişiyi kızdırdı. BM'den yapılan açıklamada Guterres'in Ukrayna'nın işgalinin BM tüzüğünü ihlal ettiği yönündeki görüşünü tekrarlayacağı belirtildi.
Moskova, 36 ülkeden temsilcilerin üç günlük toplantının bazı bölümlerine katıldığını ve bunun Putin'in Şubat 2022'de Ukrayna savaşının başlamasından bu yana ev sahipliği yaptığı en büyük uluslararası toplantı olduğunu söyledi. Rusya bu yıl grubun başkanlığını yürütüyor.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping Kazan'da Putin'i sevgili dostu olarak selamladı ve iki ülke arasındaki “derin” dostluğu övdü. Şöyle dedi: “Dünya yüzyıldır görülmemiş derin değişimlerden geçiyor ve uluslararası durum kaotik ve iç içe geçmiş durumda.”
Çin lideri, Çin-Rusya ilişkilerinin “iki ülkenin kalkınmasına, canlanmasına ve modernleşmesine güçlü bir ivme kazandırdığını” söyledi.
Putin, daha fazla küresel istikrar sağlamak için Çin ile bağlarını güçlendirmek istediğini söyledi. Xi'ye “Küresel güvenliği ve adil bir dünya düzenini sağlamak için tüm çok taraflı platformlarda koordinasyonu daha da arttırmak niyetindeyiz” dedi.
Hindistan başbakanı Narendra Modi ise Ukrayna sorununun hızlı ve barışçıl bir şekilde çözülmesini istediğini söyledi. Modi, görüşmeleri teşvik etmek amacıyla Ağustos ayında Kiev'i ve Temmuz ayında Moskova 'yı ziyaret ederek Delhi'yi potansiyel bir barış elçisi olarak gösterdi, ancak o zamandan beri çok az gelişme oldu.
Çatışmada arabulucu rolü oynamaya çalışan Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa da Moskova'yı “değerli bir müttefik” ve “apartheid ile mücadelede bizi en başından beri destekleyen” bir dost olarak övdü.
Salı günü Brics Yeni Kalkınma Bankası Başkanı Dilma Rousseff ile görüşen Putin, dolar ya da avro yerine yerel para birimlerinin kullanılmasının “günümüz dünyası bağlamında ekonomik kalkınmanın mümkün olduğunca siyasetten uzak tutulmasına yardımcı olduğunu” söyledi.
Rusya, grubun artık yeni bir küresel düzenin önemli bir unsurunu oluşturabilecek küresel çoğunluğu temsil ettiğini iddia ediyor.
Brics grubu başlangıçtaki beş üyeden (Güney Afrika, Rusya, Çin, Brezilya ve Hindistan) Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Etiyopya ve İran'ın da dahil olması iledaha geniş bir gruba dönüşmüş durumda. Arjantin üyelik için başvurdu ancak başkanlık seçimlerinin ardından çekildi.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdelfattah al-Sisi, Putin ile görüşmesinde Rusya'nın Mısır'ın ekonomik projelerine verdiği desteği selamladı. Sisi, bunların başında Mısır'ın Akdeniz kıyısındaki El-Dabaa'da Rusya'nın devlet atom enerjisi şirketi Rosatom tarafından inşa edilen ilk nükleer enerji santralinin geldiğini söyledi.
Genellikle riskten korunma ülkeleri olarak bilinen ve üyelik arayışlarının çeşitli aşamalarında olan yeni adaylar arasında Türkiye ve Suudi Arabistan da bulunuyor.
Kararsız Guterres'in yanı sıra Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Cezayir, Azerbaycan, Belarus, Endonezya ve Meksika'dan liderler de etkinliğe katılacak.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan Kazan'daki zirveye giderken şunları söyledi: “Brics, Amerikan totalitarizminden bir çıkış yolu olabilir ve çok taraflılığa giden bir yol yaratabilir. Brics, doların egemenliği ve ülkelerin ekonomik yaptırımlarıyla başa çıkmak için bir çözüm olabilir.”
Hibya Haber Ajansı