Uraloğlu’nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Yapılan çalışmaların ilk ayağı olarak İstanbul-Ankara yönündeki ulaşımı sağlayan tüpü, 2023 yılı içerisinde 90 metre uzatarak hizmete açmıştık.
Çalışmaların ikinci ayağı kapsamında Ankara-İstanbul yönünde hizmet veren tünel portalının uzatılması çalışmalarına da 31 Temmuz’da yani tam bir ay önce başladık. 50 gün sürmesini planladığımız çalışmalarımızı inşallah 19 Eylül’de tamamlamayı hedefliyoruz. Çalışmalarımıza planladığımız şekilde devam ediyoruz.
Şu anda projemiz kapsamında tünel portalının betonarme temel imalatlarını tamamlamış bulunuyoruz. Tünelin 67 metrelik çelik yapı imalatında 32 metrelik kesimini de an itibarıyla tamamlamış olduk. Toplam 256 metre uzunluğundaki prokazık imalatlarını da bitirmiş olduk.
Değişimini planladığımız 4 adet viyadük genleşme derzinin üçünün kaynak işlemlerini tamamladık ve betonlarını da attık. Dördüncü derzde kaynak çalışmalarına devam ediyoruz.
Derzler, her yapı güvenliği hem de trafik güvenliği için çok kıymetliydi. Geçmiş yıllarda bazen şerit daraltarak yaptığımız onarımlar vardı. Dolayısıyla onları da ortadan kaldırmış olacağız.
Ayrıca orta refüjdeki 3 bin 500 metrelik beton otokorkulukların yaklaşık 3 bin metresini ve toplam 19 bin 400 metrekare olan viyadükler arası koruma ağının da tamamını bitirmiş olduk. Bu çalışmalarımızla birlikte Bolu Tüneli’nin İstanbul yönünde hizmet veren tüpünün 67 metre uzatılmasını sağlamış olacağız. Böylece bölgede yaşanabilecek olası heyelanlara karşı ulaşım güvenliğini de maksimum düzeye çıkarmış olacağız.
Çalışmalarımız nedeniyle Anadolu Otoyolu’nun Abant ve Kaynaşlı kavşakları arasındaki 23 kilometrelik kesiminde İstanbul yönündeki trafiği geçici olarak D-100 devlet yoluna aktarmıştık. Dolayısıyla D-100 karayolunun Bolu Dağı kesiminde trafik yoğun seyrediyor.
Abant kavşağı, Elmalık, Bolu Dağı, Bolu Dağı Polisevi, Bakacak, Karanlıkdere, Kaynaşlı kesimlerinde araç yoğunluğu elbette oluşuyor. Ama bunu göğüslemek zorundayız. Kısa süreli bir sıkıntı.
Maalesef son yıllarda iklim değişikliğine bağlı olarak mevsim normallerinin çok üzerinde yağışlarla karşılaşıyor, sel ve toprak kayması gibi olumsuz etkilere maruz kalabiliyoruz. Artık iklim değişikliği ve bunun yol açtığı sorunlar, insanlığın ortak meselesi konumunda.
Geçen yıl temmuz ayı içinde yoğun yağışların olumsuz etkilerini Karadeniz Bölgesi’nin neredeyse tamamında yaşadık. O günlerde de dile getirdiğimiz üzere daha radikal kararlar alarak yaşanabilecek olumsuzlukları da en aza indirmek için önlemlerimizi artıracağız demiştik. Bolu Dağı Tüneli’ndeki bu çalışmalarımızın ardından olası yoğun bir yağış döneminde bu kesimde daha önce yaşadığımız olumsuz durumların hiçbirini inşallah yaşamayacağız.”
Hibya Haber Ajansı